19 Eylül 2007 Çarşamba

Zamanda çalışasın inşallllaaaahhhh

Hoca = sen kansızdın diiymi cnm kan sayımında falan az çıkmıştı yanlış hatırlamıyorsam
Ece = yooo hocam yanlış hatırlıyosunuz
Mert = gayette kanlı hocam o
Gamze vapirlerin saldırısına uğrayan başkasıydı hocam
Sınıf = puhahaahahahahahahahhahahahah

Şeklinde başladık bugün güne…

Gazeteci duamız oldu ‘‘Zamanda çalışasın inşallaaaahhhhh’’ tarzında ve ‘geber emiii’ edesıyla söylenen

Doctor’mrt’ günlük gazete alma görevlisi olunca kaprislere başladı ‘Masraflarımıda karşılayın sadece gazte parasını verip gaçmayın motor istiyorum ben zor oluo gidiş geliş gekstra ihtiyacımı karşılayın gaçınmayın’ diyerek yine tüm grubu kopardı ama babayı aldı...

Veeeeee Aydın Doğan’ a rakip çıkabilicek bi kişilik haline dönüştü bugün babam.Hiçbişey olamazsak okulun elentrikçisi oluruz elenktrikçinin yanında işe gireriz diyince bende okulun elektrik işlerini babam yapıo onun yanında staja gireriz dedim ve espri o saniye oluştu. Mert :
- İremin babası hepimize kucak açtı bizi yanına alcaak Aydın Doğan gibin adam valla.Dedi ve yarıldık hocayla beraber =)(=

Yasemin Hocayla ilk günümüzdü. Her zaman için gelen İngilizce öğretmenlerinin birdenbire İngilizce konuşarak girmeleri garip olur ama hepde öyle girerler buna rağmen garipsenir. Yasemin Hocada öle girdi ve dersin tamamını nerdeyse İngilizce konuşarak geçirdi. Fakat bi ara ders kitaplarından konu oldu ve bi yarayı deştiğimizi anladık

- Geçen sene benim hiç kitabım olmadı. Binlerce kere istememe rağmen bana hiç kitap yollamadılar o yüzden bu sene buna güvenemem
Sonra bi saniyelik bi duraklama yaşadı ne dediğinin farkına vardı heralde ve o ara bizde küçük emrahdan bozma gibi olan bu cümleye karşılık kahkahayı patlattık. Allahtan kırılmadı bize çok güldük die...

Zübeyde hocayla devam ediciğim efendim =)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bi yorum yapsana sende =)